Kuğulu Montessori Okulu’nda…

  • 2 comments

BİRBİRİMİZİ KANDIRMAK YOK!

Portfolyo Sunumları, ezbere dayanan ve mobbing içeren yılsonu gösterileri yok!

Yavrularımıza portfolyo sunumu yapıldığında, yavrularımızın yapmadığı, Öğretmenlerin yaptığı ve sunduğu şeyler, yavrularımıza şu mesajı verir ‘sen yapmadın, ben yaptım, anne ve babana sen yapmışsın gibi yaptım’ sizce bu mesaj ne barındırır? Fayda sağlar mı, yoksa çooook büyük zararlar ve saygısızlık mı barındırır? ‘mış gibi’ yapmayı normal davranış olarak vermek ne büyük bir saygısızlık yavrularımıza… Örneğin 3 yaşındaki yavrumun yaptığı kuş ile Öğretmeninin yaptığı kuş arasında neredeyse hiçbir ortak yan yoktur, yavrumuz elimde o resimle ya da araçla size geldiğinde siz ona ‘sen yapmadın biliyorum ama mış gibi yapıyoruz işte’ mesajı veriyorsunuz. Öğretmeni de ‘sen yetersizsin, gerektiğinde yaşan söylenir’ mesajı veriyor. Olan yavrularımıza oluyor 🙁 Oysa yavrularımın elinden, yüreğinden çıkan, bozulmamış, orijinal güzellikler en güzeli! Yılsonu gösterileri de aynı şekilde, tüm yıl süren ve mutsuzluk içeren ezber davranışlar, roller toplamıdır. Kimi mutlu eder sizce? Uzun uzun bu konuları düşünelim ve yavrularımızın mutluluğuna, özbenliğine, özdeğerine, özsaygısına gölge düşürecek hiçbir şey yapmayalım.

Özenli olmak insanlık borcumuz yavrularımıza… Ektiğimiz tohumlardan ne çıkacağını öngörmek, bilim ve sevgi ile bağdaşmayan herşeyden uzak durmak insanlık borcumuz.

Yavrularımızın rolmodelleri olan Öğretmenlerimizden yanlış beklentiler içinde olmak da Öğretmenlerimize saygısızlık.

Kandırmaca yok!

Mobbing yok!

Biz sadece okulumuzdaki yavrularımızdan sorumlu değiliz Tüm Yavrular Hepimizin sosyal sorumluluk projesi bu amaçlarla doğdu.

Yavrularımıza yapılan her türlü mobbing ve yanlış tutumla mücadele etmek toplumun her üyesinin insanlık ödevi.

Bilime dayalı sevgi ile sarmak da insanlık ödevimiz.

Öğretmenlerimizi sevmek ve geliştirmek, yavrularımızı sevmektir.

Yadigar Işıldar

Paylaş

Saffet Coşkun için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 comments

  • Saffet Coşkun
    5 Şubat 2017 at 00:21

    Öğretmen eşim ve öğretmen kızım ile birlikte Kuğulu Montessori Okulu’nu ziyaret ettik.Okulu gezeken gıpta ederek derin bir iç geçirdim.Okulun kurucuları Yadığar hanım ile Atilla beyde içten bir heyecan ve istenç gördüm.Okul bütünüyle ince bir düşüncenin,derin bir bilgi ve yoğun bir emeğin ürünü olarak dizayn edilmiş.Kutluyor,başarılarının devamını diliyorum. Em.Öğr Elm.Saffet COŞKUN

  • Nil’in Annesi
    16 Temmuz 2018 at 14:22

    Kreş seçerken..
    25 aylık kızım için kreş arayışımızda birbirinden farklı kurumlar ile görüştüm. Herkesin kriterleri farklıdır, bir anne olarak benim önceliklerim nelerdi, onları düşündüm. Öncelik tabiki çocuğun güvenli ve mutlu olması. Montessori felsefesini benimseyen kreşler benim için bir adım daha öndeydi. Montessori araçlarının çeşitliliği de önemliydi ama yeterli değildi, çocuğun özgür alanını kısıtlamadan, sınırlar çizmeden, dünyasına yeni ufuklar açabilen bir yerde olmasını istiyordum. Beyin gelişiminin büyük kısmının tamamlandığı ilk yıllarında insan, hamur misali nasıl yoğururlarsa öyle büyür, deneyimlerini ilerde hatırlayamasa da davranış biçimlerini bu dönemde oluşturur. Bunun bilincinde olarak çocuğumuzun en çok zaman geçireceği yerde, onunla ilgilenecek kişilere gözümüz arkada kalmadan bırakmak istiyorduk. Kızım hala daha bebek sayılan bir dönemde olduğu için öğretmeninin ve ona temas eden herkesin şefkati, hayat tarzı, tutumu çok önemliydi.

    Özel sektörde çalışan bir anneyim, okulun erken saatlerde açılıp geç saatlere kadar açık olması gerekiyordu, 5te 6da günün bittiği, 6dan sonraya kimsenin kalmadığı yerler benim için baştan elendi. Okul arayışımız Haziran ayına denk geldi, bir çok okulda farkettimki, öğretmenlerin sözleşme dönemleri bitiyor ve hangi öğretmenin ilgileneceği konusunda belirsizlik var. Bahsedilen branş derslerinin öğretmenlerinin çoğu da yazın zaten olmayacaktı. Anladımki öğretmenlerin mutlu olduğu, mutlu olarak geldiği, kurumu öğrencileri sahiplendiği, sirkülasyonun olmadığı, sistemi oturmuş bir okul olursa içim rahat edecekti.

    Gittiğim okullarda bahsedilen branş derslerine küçük yaş grupları genelde katılamıyordu, ben kızımın okulda sadece güvenli vakit geçirmesini değil, yeteneklerini farketmesini, her eğitici aktivitede zihninin gelişmesini, özgüveninin oluşmasını, yaşı küçük olsa da okulun her imkanından faydalanmasını istiyordum.

    Okul arayışımızdaki bir diğer önemli kriter de yiyecek içeceklerin çeşitliliği ve kalitesiydi. Çocukların hormon yapılarını bozan hazır gıdaların tüketilmediği, tavuk verilmediği, sezonluk hazırlıkların yapıldığı, mümkünse şekerin sınırlı olarak tüketildiği, mutfağı ve malzemeleri titiz bir ev özeninde olan bir kreş olmasını tercih ediyordum.
    Bu arayışımda her kreşte aradığım kriterlerden bazılarını buldum fakat tamam dediğim yer Kuğulu Montessori oldu. Aradığım fiziksel şartlar, geniş araç yelpazesi, tüm çocukların okulun herşeyinden faydalanması, nitelikle branş dersleri ve tecrübeli, çocuk odaklı öğretmenlerinin oluşu çok içime sindi. Kurucusundan müdürüne, öğretmenlerine ve diğer tüm çalışanlarına kadar aynı bilince ve profesyonelliğe sahipler, aynı dili konuşuyorlar .

    Her çocuğa göre değişen alıştırma döneminde güvenli bağlanmasına çok önem vererek hareket ediyorlar ve çocukların evden ilk ayrıldığı bu dönemde ailelerde olabilecek kaygıları, profesyonellikleri, deneyimleri, ve pozitif yaklaşımla aşıyorlar. Çocukları sevgi ve bilimle hayata hazırlıyorlar. Benim düşündüklerimden çok daha fazlasını hayata geçirmiş mutlu bir okul Kuğulu Montessori..