-
09 Mayıs 2023
-
0 comments
Yavrularımızın sadece bugününü düşünüyorsak niyetimizi ve işimizi yarım yapıyoruz demektir. “Mahrum bırakmak” kulağa hiç sevimli gelmedi değil mi? Bazı durumlarda yapılabilecek en büyük iyilik belki de…
Bilenler bilir, bilmeyenlere de ilan edelim. Biz “Sıfır Şeker Okuluz”. Çünkü yavrularımızın sadece bugününü değil geleceklerini de önemsiyoruz. Mutlu çocukluk anıları biriktirdikleri okulumuzda sağlıklı beslenme alışkanlığı, farkındalıklarında yer etsin istiyoruz.
Rafine şeker…
Böylesine tatlı ve hemen hemen herkesin çok sevdiği bir lezzetten bizim yavrularımız neden mahrum kalıyor?
Şeker pancarından ve şeker kamışından üretilen şekerin yanında son zamanlarda mısır şurubu, glikoz şurubu ve früktoz şurubu girdi hayatımıza.
Çocukluk çağından başlayalım önce ve şekerin yavrularımızın gelişimine ne gibi olumsuz etkileri var bir bakalım.
Aşırı şeker tüketimin yavrularımızın “tat alma duyularını” etkilediğini biliyor muydunuz? Şeker ile çok muhatap olan yavrularımız bu tada alışırlar ve zamanla tek tip beslenme başlar. Bununla beraber meyvelerden alabileceği doğal şeker yetmez ve şeker katkısı içeren gıdalar ve abur cuburları ister vücut. Biz istediğini verdikçe daha yüz bulur ve istemeye devam eder!
Fazla şeker tüketimi ve “dikkat eksikliği” arasında bağlantı var desek…
Şeker, çocukların kan şekerinde dalgalanmalara neden olur. Bu dalgalanma beyin fonksiyonlarını olumsuz etkiler. Aşırı şeker tüketen çocuklar derslerine odaklanmakta zorlanır. Beraberinde öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu görülme oranı artar. Sağlıklı gelişimlerini devam ettirmelerini engellediği için yavrularımızı şeker ve şeker katkılı gıdalardan uzak tutmalıyız.
Şeker, yavrularımızın fiziksel gelişimini de olumsuz etkiliyor…
Yavrularımızın büyüme hormonlarının salgılanmasını engelleyerek büyüme geriliği, obezite, diyabet, erken ergenlik, diş çürükleri ve düşük bağışıklığa neden oluyor.
Ödül ve cezaya karşı olduğumuzu biliyorsunuz!
Öyleyse şeker “ödül mü, ceza mı?”
Şeker ve şeker katkılı ürünlerle ödüllendirilen yavrular tanıyoruz değil mi?
Şeker, çocuklarda ödül mekanizması olarak sunulduğunda beyinde olumlu algılanıyor. Şeker, çikolata, pasta, kek vs. zamanla beyinde yararlı besin algısına dönüşerek yavrumuzun tüm alanlardaki sağlıklı gelişimini olumsuz etkiliyorlar.
Toplumların sosyolojik yapıları incelendiğinde şekerin dilimize de yerleştiğini görürüz. Şekerim, lokumum, tatlım gibi hitapları ya duymuşsunuzdur ya da kullanıyoruzdur. Birine tatlım diye hitap eden kimse aslında sevgisini belirtmek, yakınlık hissini arttırmak ister.
Peki hep yavrularımız dedik. Yavrularımızı sakındığımız şeker bize masum mu? Bizlere neler yapıyor bu tatlı zehir.
Yavrularımıza iyi gelmek için önce kendimize iyi geleceğiz. Çaydan, kahveden kestiğimiz şekerle kendimizi kandırmayalım. Bir bardak çayın yanında üç dilim baklava ya da bol kremalı bir dilim pasta…
Şekeri kesersek neler değişir? Biraz da bunu konuşalım.
Şekeri bıraktığınızda vücut kendi yağı ile beslenmeye başlar. Şekerden aldığı enerji yerine depoladığını harcar. Böylelikle obezite faktörlerinden birini hayatımızdan çıkarmış oluruz.
Şekeri kestiğimizde başta gözlerimiz olmak üzere böbrek, atardamar, beyin ve sinirlerimiz iyileşme sürecine girerler.
Şekerin kesilmesiyle gece uykularının ve geceleri sık idrara çıkma eğiliminin iki üç hafta gibi kısa bir sürede düzene girdiğini de paylaşmak isteriz. Yavrularımızda dikkat eksikliğine neden olduğu bilinen şeker, bizleri de es geçmiyor.
Şekeri bıraktığımızda algılama kapasitemizin arttığını fark ederiz.
Sadece şeker değil vücudumuza alındıktan sonra şekere dönüşen tüm karbonhidratlardan da uzak durmak sağlıklı bir beden ve zihin için büyük bir yatırım olacak.
Biz yavrularımızı korumak için toplumsal alışkanlıklara karşı radikal bir karar aldık. “Biz Sıfır Şeker Okuluz”.
Bugün yanlarında olduğumuz yavrularımızın geleceklerinden de sorumlu olduğunuzun farkındayız. İstiyoruz ki tüm yavrular sağlıklı beslensin, sağlıkla gelişsin.
Paylaş